Asuman Hair Transplant / 5200 Graft FUE / 27.10.2020 / Age 35
Herkese merhaba arkadaşlar ve böyle bir forumu bizlere kazandırdığı için Hintell’e çok teşekkürler. Saç ekimi ve dökülmeye karşı mücadele konusunda böyle topyekün bir forum önemli bir ihtiyaçtı. Kuruluşundan bugüne ara ara dışardan takip ettim, son 6 aydır ise daha sık takip etmeye başladım. (Üyeliği 6 ay önce yaptım sanıyordum ama şimdi baktım 16 Ocak 2018) Forumda aktif olmamamın sebebi saç ektirme fikrini 2010 sonrası rafa kaldırmamdı ama gelişmeleri de ara ara takip ediyordum. Eski üye olmaları ve isabetli yorumları dolayısıyla forumun dikkatimi çeken üyeleri “sloocer, nofear ve kadiköy” olmuştur. Bu arkadaşları selamlıyor ve yorumlarını özellikle bekliyorum.
Evet, saç ektirenler kervanına ben de katıldım. İyi mi yaptım kötü mü bunu zaman gösterecek ama sizlere önce saç sürecimden ve genetik yapıdan bahsedeyim:
Kaçışı olmayan genetik dökülmeye sahiptim ve baba tarafında tüm yaşlı erkek bireyler aynı fabrikadan çıkmış gibi büyük kafa yapısına sahip NW6 kategorisine kalan bembeyaz saçları ile demir atmış kelli felli adamlardı Demir atmışlardı diyorum çünkü 60 yaş üzeri hiçbir örnekte (dede, amcalar, dedemin kardeşleri ve bunların çocukları, bu grupta 15-20 arası erkek birey mevcut) NW7 üyesi yoktur. İşte bu benim için hep bir “acaba” oluşturmuştur. 7 olmayacağız tamam, 6’dan da kaçış yok peki ama ilerde saç ektirmeli mi? ektirmemeli mi? Ektirelim desek bile bu konya ovası nasıl kapanacaktı? Pek örneği yoktu, pek mümkün de değildi.
Diğer erkek bireylerin gençliğinde olduğu gibi benim de saçlarım inanılmaz sık ve dalgalıydı, berberlerin tıraş ederken senden 2 kişiye daha saç çıkar dediği çok olmuştur ama bugün gelinen nokta: bana bir kere daha çıksa yeter noktası Saç kayıplarım 18 yaşında agresif bir şekilde başladı, saçların ilk evrede seyrekleşmesi mutlu etmişti çünkü daha rahat tarayıp şekil verebilir olmuştum, öncesinde inanın tarak girmiyordu. Gelgelelim o keyif fazla sürmedi ve yerini zamanla keyifsizliğe bıraktı. 2005-2010 arası dönemim dökülmeyi önleme ve saç ekimi üzerine araştırmalarla geçti. FUE yeni yeni yaygınlaşıyordu, FUT’lar, spectral dncler, rogaineler (hatta rogaine foam “iyi lan ilaç almayacaz vücuda zararı da olmaz, sadece kafada bitiyor olay” diyerekten saç engelliler camiasında büyük mutlulukla karşılanmıştı, herkes alkışladı) her demecinde saç çıkış açısının önemini vurgulayan Dr. Atilla Kaya’lar havada uçuşuyordu. Evet, açı önemliydi arkadaşlar. İnternette detaylı bir araştırma yaptırdığınızda, Hasson & Wong’lara gidemeyecekse saç ekimi için Türkiye’de ikna olabileceğiniz birkaç isimden biriydi bu adam, sonra sürpriz bir şekilde ekimi bıraktığını duydum, neden bıraktı bilmiyorum bilen varsa söylesin Serkan Aygın’ın çim adam vakası -açı önemli demiş miydim – bir polis arkadaş vardı o yıllarda hiç unutmam, forumdaysa ve burayı okursa ona da selam olsun, o arkadaşın son durumunu hala merak ederim (Hocayı kötülüyor gibi olmayalım her hocanın başarısız ekimleri vardır, Serkan hoca baya yol almış zaten baya geliştirmiş neyse ki kendini) hiç unutmam. Dedim ya derli toplu bir forum yoktu o zamanlar, bir site vardı sanki ama adı neydi tam hatırlamıyorum. Sağdan soldan derme çatma bilgi devşiriyorduk. Intercytex firmasının ICX-TRC girişimi büyük umuttu ama 2008’de başarısız sonuçlandı. Neyse ki bu alanda halen çalışmalar devam ediyor ve son 2-3 senedir umut verici gelişmeler var. Ben saçsızlığın kalıcı çözümünün folikül klonlama yöntemi olacağına inananlardanım (nw6 olunca ister istemez inanıyorsunuz). Ama tabi yine işinin ehli ekim uzmanlarına ihtiyacımız olacak.
Yıl 2010, yaş 25, ön çizgi tepe ortasına kadar gerilemişti (foto yüklerim). Araştırmalarımdan öğrendiğim kesin bir şey vardı, nw6 yolcusu olduğumu bile bile genç yaşta saç ektirmek büyük kumardı. Finasterid ve minoxidil de kafamı hep kurcalardı, bu genç yaşta başlayıp nereye kadar kullanacaktım, yan etki olasılığı gözümü korkutmuştu. Bu sebeplerle ekim ve ilaç kullanma fikrine sonsuza kadar veda demiştim. Aksi gibi tam da o sıralarda protez saç (postiş yapıştırma harikası) uygulaması yaygınlaşmaya başladı. Benim gibi açık alanı konya ovasından hallice olanlar için gayet iyi bir çözüm gibi gözüküyordu. Nuri Alço da yaptırmıştı, gayet güzel görünüyordu İşte ben de araştırıp tam Nuri abimizin yaptırdığı yeri 4. leventte buldum ve orada yaptırdım. Güzel olmuştu, görüntü de gayet doğaldı, bu sıklığı başka şekilde yakalamam mümkün değildi, saç rengi de tam uydu, tanımayanlar anlamıyorlardı peruk olduğunu. Söylediğimde ise “yok valla sen yıllardır böyleymişin gibi doğal görünüyorsun” “hadi canım dalga mı geçiyorsun” falan diyorlardı. Ama kazın ayağı öyle değildi, kadınlar anlıyor arkadaşlar hatta neredeyse ilk bakışta anlıyorlar İlk günlerde saçımı dikkatlice inceleyen birkaç kadını farkettim ama önemsemedim, yaptırmıştık bir kere, kullanacaktık artık. Asıl önemli olan benim ayna karşısında kendimi nasıl hissettiğimdi ancak uyandığımda her sabah istisnasız darmadağınık olması (komik bir görüntü), yüzme ve yağmur altındaki statik zaafiyetleri, bakımının zorluğu ve bakım esnasında tekrar tekrar saçsız halinizi görecek olmak, 2-3 yılda bir yenileme maliyeti hesapları derken iyiden iyiye soğumaya başladım. Çıkarıp çöpe atmak için bir iki geçerli sebep daha arıyorken imdadıma yetişen: 2. haftasında birgün halk otobüsünde giderken çapraz arkamda oturan genç bir hanımefendinin yanındaki arkadaşına beni işaret edip “şuna baksana, yaa ne gerek var niye yaparlar ki” diye fısıldaşıp gülüşmeleri oldu Play |> İşçisin sen işçi kal giy dedi tulumları – ve eve döner dönmez ilk işim çıkarıp çöpe atmak oldu, saç konusu benim için o gün tamamen kapandı… sanmışız, meğer kapanmamış 2020’de tekrar açılacakmış
2020 Koronavirüs salgınıyla evlere kapanmamız şüphesiz birçoğumuzun kendisiyle daha çok başbaşa kalmasına sebep oldu. Kendimizi ve hayatı daha çok sorguladık, sağlığımızın önemini daha iyi anladık. Ben baya bir salmıştım kendimi, fazla kilolarım vardı ve hayatı eve sığdırırken maalesef gereksiz kalorileri de mideye sığdırıyor, halihazırda olan kilo fazlama yenileri ekliyordum. 108 kiloydum ve bu böyle devam etmemeliydi, ağır bir 35.000 km bakımı gerekliydi Kilolarla birlikte durduk yere yine saça da takmaya başladım. Anlaşılan bundan kurtuluş yoktu, ben toprağa gömdükçe tekrar tekrar diriliyordu. Ben de en sonunda “aklımda kalacağına başımda kalsın” dedim ve asmedi listemin başına ekledim, ancak salgın dolayısıyla kapalıydılar. Bir süre forumdan gelişmeleri takip etmedim ve evde kendi olanaklarımla spor yapıp iyi de bir diyetle kilo vermeye odaklandım, bugüne kadar 16 kg verdim ve bugün 92 kgyim. Foruma yazın tekrar girdiğimde asmedin harika bir kampanya yapmış olduğunu ve maalesef bu müthiş fırsatı kaçırdığımı gördüm, kötü oldu ama sağlık olsun dedim. Ağustos ayında eylül ayına randevu almak için asmedi aradım ancak halen doluydular, tarih alamadım. Tam da o sıralarda forumda Asuman Hanımın ekimleri dikkatimi çekmeye başladı ve gördüğüm kadarıyla sadece benim değil birçok kişinin de dikkatini çekmeye başlamıştı. Yukarda bahsettiğim aile bireylerinin saç dökülme skalasına girmiştim ve bundan sonra saç kaybım da görece baya az olacaktı. Asuman Hanımın instagram hesabında da geniş alanda çıkardığı birkaç örneği gördükten sonra kesin kararımı verdim, hatta saç ektirmek için kararsız olan bir dostumu da saç ektirmeye ikna ettim ve randevumuzu aldım.
Asuman Hanım ilk değerlendirmeyi başka bir şehirde olduğum için fotoğraflar üzerinden yaptı ve 2 seansın uygun olacağını söyledi ki mantıklı olan da buydu. İlk ekimde 4000-4500 civarı bir greft alırız, sıkı bir ön cephe oluşturduktan sonra seneye kulak arasına ek olarak sakalı da kullanırız dedi. Geniş açıklığımdan dolayı zaten çok büyük beklentilerim yok. Önden biraz şekil verebileceğim sıklıkta, aynaya karşıdan bakınca kötü hissettirmeyecek bir sonuç benim için yeterli, vertex parlasa da olur
26 ekim akşamı emsey hastanesinin hemen karşısında olması dolayısıyla rezervasyonunu yaptırdığım emin rezidansa (anladığım kadarıyla hastane ve otelin sahibi aynı kişiler ya da ortaklık sözkonusu) yerleştik ve 27 ekim salı sabahı 8.00’da operasyon süreci başladı.
Saç Çizgisi: İlk olarak ön çizgi çalışması yapıldı ve mantıklı bir ön çizgi belirlendi. Asuman hanım ön çizgiyi belirlerken başınızı farklı açılardan detaylıca inceliyor ve sanırım hayalgücünü estetik bir görüşle birleştirip çiziminizi yapıyor. Yarım cm aralıklı iki alternatif ön çizgi sundu ve geride olanda karar kıldık.
Greft Alımı: Normal şartlarda donörden 7500 greft çıkacaksa onu 3-4 yıla yayıp 3000/3000/1500 gibi bir planlamayı tercih ederdim açıkçası ama süreçte psikolojik olarak çok doydum arkadaşlar. 3000 greft benim kafamda yapsa yapsa kelebek etkisi yapar Artık ne olacaksa olsun agresifliğindeyim ve geçecek zamana tahammülüm yok açıkçası. Zaten beklentim de çok düşük. Bu saçlar çıkmayacaksa da sağlık olsun, başımda kalmayacaksa aklımda da kalmaz artık. Herneyse, alım işlemi Elif ve Dilara Hanımlar tarafından mikromotorla gerçekleştirildi. Normalde motor kullanımına da karşıyımdır çünkü saç ekimi baştan sona ince işçilik ve hassasiyet gerektiren bir işlemdir. Motorlar asla elin verdiği hassasiyeti veremez, greft ziyanı daha fazladır. Yine de bu ikili büyük bir özveri ile alım işlemini yaptılar ve 4000-4500 tahmine rağmen donörü zorlamadan 5200 grefti rahatlıkla aldılar. Yumuşak bir saç dokusuna sahipmişim dediklerine göre. Bir de ikisi de tebessüm ederek “forumda süreci paylaşacaksanız 5200 demeyin sonra bize gelenler yüksek greft diye ısrar ediyorlar, biz zaten zarar vermeden makul olan en yükseği almaya çalışıyoruz ” dediler. Evet arkadaşlar duydunuz, fazla greftte ısrarcı olmayın, donörü küstürmeyin, bu arkadaşlar gördüğüm kadarıyla gerçekten çalışkan ve işini iyi yapmaya odaklı insanlar. Öyle olmasalardı bana alımdan önce bahsedilen 4000-4500 grefti alıp işlerini daha erken bitirebilirlerdi değil mi. Sonuç olarak acısız ağrısız güzel bir alım gerçekleşti, yer yer sohbet de ettik, bu etapta beni zorlayan şey maskeyle yüzüstü uzanmak oldu.
Kanal Açma : Tamamen Asuman Hanım tarafından sorunsuz gerçekleştirildi. Asuman Hanım kanalları açtıktan sonra ön çizgimi oluşturdu ve fotoğraflayıp bana gösterdi. Bunu da eklerim. Operasyonun 3 aşaması da önemli tabi ama kanal mevzusu biraz daha kritik. Değişken greftler rahat beslenebilmek için kendilerine uygun kanal genişliklerine ihtiyaç duyarlar. Bir de açı önemli demiştim sanki ama belli olmaz tedbiri elden bırakmayalım ben bir kere daha deyim
Ekim : Çoğunlukla Elif ve Sinem Hanım gerçekleştirdi. Yer yer Dilara Hanım da katıldı ve en son kısmı Asuman Hanım tek başına yaptı. Sırtüstü uzanmaktan kütük gibi olmuştum ve tüm odağım belimdeydi ekime falan odaklanamadım ama yanlış anlamadıysam bu arkadaşlar alım yaparken Asuman Hanımın son dokunuşu yapması için karışık bir greft bohçası (1-2-3-4lü) hazırlıyorlar ve Asuman Hanım son rötüşları bunlarla yapıyor ve operasyonu tamamlıyor.
Benim operasyon 8’de başladı ve 20.30’da bitti, 14.00 civarı öğle yemeği arası verildi. Uzun sürse de sorunsuz geçti gayet memnun kaldım. Gerekli tüm ilaçları da operasyon sonrası kendisinden ücreti dahilinde temin edebiliyorsunuz. Dht blokörü saw palmetto içeren Xpecia ve minoxidil içerikli Alopexy T de bu çoklu ilaç paketinin içerisinde yer alıyor. Zaten Türkiye’de ve dünyada önde gelen birçok isim de dht baskılayıcıları ve minoxu ekimden sonra tavsiye ediyor. Freitasların Coutoların falan ekimlerine bakıyorum Youtubede, başarılı ekimlerde hep mevcut bu ilaçların kullanımı. İlaçlar için 27.10.2020 itibariyle 350 TL ödedim ama sizin bu yazıyı okuduğunuz tarihte Türkiye şartlarına bağlı olarak fiyatı pekala da değişmiş (artmış) olabilir. Fiyatlar demişken, Asuman Hanımdan Aralık ayı içerisinde operasyon ücretini artıracağı bilgisini aldım. Bu yüzden karar aşamasındaki arkadaşların ellerini biraz çabuk tutmalarını tavsiye ederim.
Son olarak, buradaki tüm arkadaşların, abilerin, kardeşlerin hayalindeki saçlara kavuşmasını diliyor ve sizlerin değerli yorumlarını bekliyorum. Forumdaki arkadaşların paylaşımlarının karar sürecimde önemli etkileri oldu, çok sağolsunlar. Benim de benden sonrakilere katkım olur umarım diyor ve yolculuğu başlatıyorum.
Fotoğrafları ilerleyen saatlerde yükleyeceğim, ilk defa fotoğraf yükleyeceğim için siz peşin peşin ekranlarınızı sağa çevirin de sonra sorun yaşamayalım Görüşmek üzere